Derleyen: Betül Yasemin Kökbek / Milliyet.com.tr – Dünyanın en gizemli radyo istasyonunun nerede olduğunu hiç merak ettiniz mi? UVB-76 adıyla bilinen bu esrarengiz istasyon, neredeyse yarım yüzyıldır kulaklara aynı donuk, kesintisiz uğultuyu fısıldıyor. ‘Doomsday Radio’ yani Kıyamet Radyosu olarak anılması boşuna değil, kökeni Sovyetler Birliği’ne uzanan karanlık bir iletişim zincirinin tam ortasında duruyor. 1970’li yıllarda ilk kez duyulan bu istasyon, 38 yıldır haftanın yedi günü, günün 24 saati boyunca aynı metalik tonu yayarken bir anda sessizliği bozan beklenmedik bir sinyal, sosyal medyada paniği harladı. 17 Kasım Pazartesi günü kaydedilen bu sıra dışı ses, “Rusya komşu bir ülkeye saldırı mı hazırlıyor?” sorusundan çok daha fazlasını akıllara getirdi.
VIZILTILAR HİÇ SUSMADI
Rusya’nın St. Petersburg şehrine yakın bir yerde olduğu bilinen eski harabe bir görünüme sahip dikdörtgen bir demir kapı bulunuyor. Paslanmış demir parmaklıklarının ardında duran radyo kuleleri, terk edilmiş binalar, taş duvarlarla çevrili elektrik hatlarının ardında kimin yönettiği bilinmeyen ‘MDZhB’ radyosunun merkezi olduğu biliniyor. 1970’li yıllarda ilk yayınına başlayan bu radyo frekansının Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından da hizmet etmeye devam ettiği biliniyor. Hiç durmadan sürekli vızıltı sesi yayan bu istasyonun yalnızca bir rejime değil, Rusya’nın askeri iletişim hattına bağlı olabileceği yönündeki iddialar yıllar içinde güçlendi. 1990’lı yıllar boyunca bazı zamanlar kesintiler yaşanmasına rağmen istasyon hiçbir zaman tamamen susmadı. Ancak takvimler 2010 yılını gösterirken istasyonda ilk kez dikkat çeken bir anormalilik yaşandı. Yayının arka planında ayak ve insan sesleri, telefon benzeri bir zil sesi vardı. Bu kayıtların ardından bir dizi komplo teorisi ortaya çıktı. Teorilerin içinde en güçlü olanı UVB-76’nın fiziksel olarak taşınmakta olabileceği yönündeydi. Nitekim kısa bir süre sonra istasyonun Moskova yakınlarındaki eski tesisinden başka bir noktaya geçiş yaptığı doğrulandı.
Her bakımdan esrarengiz bir görünümü olan bu radyo istasyonunun kime ya da kimlere hizmet ettiği hiçbir zaman tespit edilemese de dünyanın neresinde olursa olsun frekansı ayarlayan herkes, bu radyo bağlantısındaki vızıltı dolu sinyale ulaşabiliyor. Dünyanın birçok yerinden ortak görüş bu frekansın Rus ordusuna ait olduğu düşünülse de Rus ordusu bunu hiçbir zaman kabul etmedi.
2012 yılında ise istasyonun çağrı adı ‘UVB-76’dan ‘MDZhB’ olarak değişti. Bu değişiklik, istasyonun arkasında askeri bir hareketin gerçekleştiğine dair yeni bir işaret olarak yorumlandı. Ancak yayın biçimi aynı kaldı: Vızıltı, sessizlik ve araya giren şifreli Rusça mesajlar. Belirli aralıklarla gelen bu sinyaller istasyonun artık askeri bir iletişim hattı gibi kullanılmaya başlandığı konusunda neredeyse herkesin hemfikir olmasını sağladı.
RUSYA’NIN HEDEFİNDE LETONYA MI VAR?
Takvimler 2022 yılını gösterirken Rusya’nın 2022’de Ukrayna’ya yönelik saldırıları sonrasında UVB-76’nın mesaj trafik yoğunluğunda ciddi bir artış gözlemlendi. Bu artış, uluslararası gözlemciler tarafından ‘operasyonel bir işaret’ olarak değerlendirildi. 2025 yılı ise istasyon için kritik bir dönüm noktası haline geldi. Olağan dışı sayıda şifreli mesaj gönderildi; bazıları daha önce 2022’de yayınlanan kodlarla neredeyse birebir aynıydı. Bu tekrar sinyalleri, istasyonun belirli bir alarm veya test protokolü çalıştırdığı yönünde yorumlandı. Yılın ikinci yarısında ise istasyonun bulunduğu bölge bir İHA saldırısına hedef oldu. Elektrik altyapısının zarar görmesi nedeniyle UVB-76 yıllar sonra ilk kez tamamen sessizliğe gömüldü, kısa süre sonra yayın yeniden başladı. 17 Kasım 2025 günü Soğuk Savaş yıllarından bu yana faaliyet gösteren gizemli istasyondan, ‘Letonya’ diyen bir sesin duyulduğu bir ses patlaması duyuldu. Gönderilen sinyal üzerine sosyal medyada birçok kişi Rusya’nın komşu ülkede bir saldırı planladığı endişesini uyandırdı. Ancak Letonya’nın NATO üyesi olması nedeniyle herhangi bir saldırı, ABD de dahil olmak üzere bloğun diğer tüm üyelerinden tepki gelmesine ve potansiyel olarak Üçüncü Dünya Savaşı’nın çıkmasına neden olabilecek güçteydi. 17 Kasım günü yayınlanan kodun diğer kısımlarında Letonya‘nın dışında NANTOTYUK, LAST, BOLONSKIY, GALVANIZER ve DRAW kelimeleri yer alıyordu.
‘Nantotyuk’ kelimesinin Rusça veya İngilizce’ye çevrilebilir olmadığı görülse de ‘Bolonskiy’ gerçek bir Rusça kelimeydi ve geleneksel İtalyan et sosu olan ‘bolonez’ anlamına geliyordu. Galvanizer (galvanizatör) kelimesi ise demir veya çeliği çinko gibi diğer metallerle kaplayan işçiler için kullanılan bir İngilizce terimdi. Ancak şifreli mesajda Letonya’nın doğrudan adının geçmesi, Rusya, Ukrayna ve NATO arasındaki gerginliğin tehlikeli olması nedeniyle paniğe yol açtı. Sosyal medya kullanıcıları pazartesi gününden bugüne dek sayısız ihtimali konuşuyor.
Rusya’nın Letonya’ya saldırması durumunda, uluslararası ittifakın tüm üyelerinin birbirini savunacağına dair NATO’nun 5. maddesi devreye girecek ve bu da potansiyel olarak topyekün bir nükleer savaşa yol açacak.
Kıyamet Radyosu ve gönderdiği sinyallerin ne işe yaradığına dair teorilerin ardı arkası yıllardır kesilmiyor. Amacının denizaltılarla temas halinde olmak ya da uzaylılarla iletişim kurmak olduğunu söyleyen bile var. Teorilerden en güçlü olanı ise günün birinde Rusya’nın bir nükleer saldırıya uğraması halinde bu yayının susup, otomatik olarak bir misillemeyi tetikleyebileceği yönünde. Buna göre saldırıyı düzenleyen de, hedef olan da nükleer silahlarla birbirini yok edebilecek güçte olabilir.
